GERÇEK BÝR HÝKÂYE
Evin telefonu kötü haber verecekmiþçesine acý acý çalýyordu. Mehmet Bey yavaþça yerinden kalktý, telefona doðru yürüdü, içinden "yine kim acaba" diye düþünüyordu. Uzandý, ahizeyi kavrayýp kaldýrdýðýnda emziðine kavuþmuþ bebek gibi susmuþtu telefon. Ahizeyi yüzüne dayayýp bezgin bir sesle “Alüüüü” diye seslendi.
Karþý taraftan heyecanlý ve üzgün bir ses "Mehmet amca, sen misin" diye konuþtu.
“Evet, ben Mehmet”
“Mehmet amca, ben arkadaþýnýz Selami Bey’in yeðeni Ahmet. Selami amcam vefat etti. Cenazesi, yarýn Güzelbahar Camiinde öðlen namazýna müteakip kýlýnacak cenaze namazýndan sonra Güzelbahçe mezarlýðýnda defnedilecek. Haber vermek istedim” dedi karþýdaki ses...
Mehmet Bey teþekkür etti haber verildiði için ve telefonu kapattý.
Yerinde kalakalmýþtý. Demek ki çok sevdiði arkadaþý yolcu olmuþtu ahrete. Gözlerinden yaþlar süzülüyordu. Gitti yavaþça yerine oturdu. Bir dakika içinde asýrlar geçmiþti sanki. Çökmüþtü...
Selami Bey ile çok iyi arkadaþtýlar. Askerlikte birlikteydiler. Askerden sonra da uzun yýllar birlikte çalýþmýþlardý. Çocuklarýný, eþini, kardeþini, yeðenlerini tanýyordu ama çevresinden baþka pek kimseyi tanýmazdý. Zaten uzun bir süre olmuþtu görüþmedikleri. Selami Bey’in iki de oðlu vardý ve yurt dýþýnda idiler.
Mehmet Bey o akþam ve gece boyunca hiç konuþmadý. Ertesi gün erkenden kalktý. Mesafe epey uzaktý. Öðlene ancak yetiþebilecekti. Hazýrlanýp evden çýktý, baþka bir arkadaþýna uðrayýp ona durumu anlattý. Mesafe uzak olduðu için birlikte gitmeyi teklif etti. Arkadaþý hemen hazýrlanýp çýktý ve yola koyuldular. Öðlen ezaný okunurken ulaþmýþlardý. Cenaze musallada duruyordu. Baþýnda hiç tanýmadýðý iki, üç kiþi vardý. Öðle namazý için camiye girilmiþti muhtemelen. Aceleyle þadýrvana gidip abdestini tazeledi ve camiye girdi. Ezan bitmiþ, herkes öðle namazýnýn sünnetini kýlýyordu. Aceleyle namaza durdu, sünneti kýldý. Cemaatle öðle namazýný tamamlayýp cenaze namazý için dýþarýya çýktý. Hala tanýdýk kimse yoktu etrafta. Namaz için saf tutmaya geçerken bir yandan da çocuklarýnýn yurt dýþýndan niye gelmediklerini düþünüp kýzýyordu. Ýnsan babasýnýn cenazesine gelemez miydi?
Hoca dualara baþladýðýnda Mehmet Bey hala kafasýnda bunlarý kuruyor, düþündükçe de Selami Bey'in kardeþine ve çocuklarýna daha da kýzýyordu. Hiçbiri görünürde yoktular çünkü. Eþi de niye yoktu acaba? Kadýnlar tarafýnda olmalýydý beklide.
Cenaze namazý kýlýndý, helallik için hocanýn sesi duyuldu.
-Ey cemaat, þu an musalla da yatan ve ahrete intikal etmekte olan Süleyman Bey’e hakkýnýzý helal ediyor musunuz? Cemaat: Helal olsun...
Süleyman Bey’e hakkýnýzý helal ediyor musunuz? Helal olsun.
Süleyman Bey’e hakkýnýzý helal ediyor musunuz? Helal olsun.
Mehmet Bey, ''Demek ki Selami'nin nüfus’taki adý Süleyman'dý, bilmiyordum yahu'' diye geçirdi içinden. Üzüntüsünden ve kýzgýnlýðýndan olacak ki fazla da takýlmadý kafasýna bu isim farklýlýðý.
Cenaze namazý ve dualar bitmiþti. Cemaat, cenazeyi sýrtlayýp yakýn olan mezarlýða doðru yürümeye baþlamýþtý ama Selami Bey’in yakýnlarýndan hala kimse yoktu etrafta. Bir yandan ara ara tabutun kollarýndan birini kapýp taþýmaya çalýþýrken bir yandan da hayýflanýyordu çocuklarýna. Ýnsan babasýný son yolculuðuna uðurlamaz mýydý?
Mezarýn baþýna geldiklerinde hocanýn okuduðu Kur'an-i Kerim ayetleri eþliðinde mezara indirilecekti Selami Bey’in naaþ’ý. Mevta'yý mezara indirmek için iki yabancý hazýrlanýyordu. Mehmet Bey artýk dayanamadý. Kimsesi gelmemiþ olabilirdi ama en yakýn arkadaþý olarak yabancýlarýn yolcu etmesine razý olamazdý. Bende onun en yakiniyim diye düþünerek "Durun" diye baðýrdý ve arkadaþýyla birlikte mezara atladýlar. "O benim en yakýn arkadaþýmdý, onu ahrete ben yolcu edeceðim" dedi. Bir yandan da gözlerinden yaþlar akýyor ve söylemeye devam ediyordu. “Askerliði birlikte yaptýk, birlikte çalýþtýk onca sene. Yediðimiz ayrý gitmezdi Selami ile.”
Kimse bir þey söylemedi. En yakýn arkadaþýn bu isteði geri çevrilemezdi zaten. Ýsminin yanlýþ hatýrlanmasý da dil sürçmesi diye düþünülmüþtü. Mevta usulünce kabir’e yerleþtirildi. Dualar ve Kur'an eþliðinde toprak atýldý ve mezar örtüldü. Ýþin büyük bir bölümünü Mehmet Bey ve arkadaþý yapmýþlardý. Hatta mezara ibrikle su döken çocuklara bahþiþi de Mehmet Bey verdi.
Herkes daðýlmaya baþlamýþ artýk geri dönme zamaný gelmiþti. Yavaþ yavaþ kabristanýn çýkýþýna doðru yürümeye baþladýlar. Toz toprak içindeydiler. Bir yandan üstünü baþýný silkelerken bir yandan da arkadaþýna söyleniyordu Mehmet Bey.
Görüyor musun Yusuf, çocuðu yetiþtirip adam ediyorsun ama son yolculuðuna uðurlamaya gelmiyorlar. Ne biçim vefasýzlýktýr bu Yusuf, söyler misin?
Yusuf Bey hiç sesini çýkarmadý. Kabristandan çýkýp yürümeye devam ettiler. Mezarlýðýn öteki tarafýndan da baþka bir çýkýþý vardý. Oraya yaklaþtýklarýnda içeriden baþka bir gurup mezarlýðýn diðer tarafýnda cenazesini defnetmiþ daðýlýyordu. Camide tek cenaze vardý, öteki cenaze nereden gelmiþti acaba diye düþünürken mahallenin aþaðý ucunda baþka bir caminin minaresini fark ettiler.
Tam çýkýþýn önünden geçerken arkadan bir el uzanýp Mehmet Bey'in omzuna dokundu. Mehmet Bey geri döndüðünde Selami Bey'in iki oðluyla burun buruna geldi. Anneleri de yanlarýndaydý. Amcasý ve kuzenleri de...
- "Mehmet amca sana haber vermeyi unutmuþtuk, nasýl duydun da geldin" diye sordu Selami Bey'in büyük oðlu.
- Oradan kuzeni Ahmet cevap verdi soruya. "Ben haber verdim Mehmet amcaya, Selami Amcam çok severdi onu, hep bahsederdi. O yüzden haber vermek aklýma geldi" dedi.
"Sað ol Ahmet" dedi büyük oðlan, "Mehmet amcayý unutsak çok ayýp olacaktý. Ne iyi ettin de haber verdin."
Mehmet Bey hiç ses çýkarmadan dinliyordu konuþmalarý ve þaþkýn þaþkýn bakýyordu yüzlerine...
Selami Bey'in küçük oðlunun sesi duyuldu.
“Mehmet amca, cenaze namazý esnasýnda ve definde göremedik, yetiþemedin mi yoksa biz mi fark edemedik seni acaba...”
...

NOT: Cami, mezarlýk ve kiþi isimleri gerçekteki isimler deðildir.


    

  Yorum Yazýnýz...
  Adýnýz...
  Yorumunuzu Buraya Yazýnýz...

  Facebook'ta Yorumla:  
 

   Künye    |    Açılış Sayfam Yap    |    Sık Kullanılanlara Ekle    |    Reklam    |    Önemli
 
1997 - 2024  Her hakkı saklıdır. FotoÄŸraf, Haber ve Yazıların izinsiz kopyalanması, kullanılması yasaktır.
Sitede ÅŸu an  16  ziyaretçi bulunmaktadır.